PKK’nın fesih bildirisi, Lozan’da kurulan Kürt Enstitüsü ve üniter devletimizin bekası...

PKK’nın fesih kongresini topladığı 5 Mayıs günüİsviçre’nin Lozan kentinde, temel hedefi Kürtlerin kendi kaderini tayin hakkını savunmak olan bir Kürt Enstitüsü kurulduğu açıklandı.

Bu amaçla Lozan’daki Hotel De L’ours’da düzenlenen resepsiyonda bir deklarasyon yayımlandı.

Deklarasyonda özetle şu önemli hususlar yer aldı:

“Lozan Kürt Enstitüsü adını, 1923 Lozan Antlaşması’ndan almaktadır; bu antlaşmayla Kürt milletinin kendi kaderini tayin hakkı sistematik olarak reddedilmiş ve KÜRTLER DEVLETSİZ BIRAKILMIŞTIR.

Memnuniyetle ve kararlılıkla duyuruyoruz ki; Lozan Antlaşması’nın yıldönümünde, Temmuz 2025’te, enstitümüzün öncülüğünde, Lozan’da ‘KENDİ KADERİNİ TAYİN HAKKI VE KÜRTLERİN GELECEĞİ’ adlı bir çalıştay düzenleyeceğiz. Bu çalıştay, tarihi inkarın mekanında, özgürlük arayışımızın sesini ve fikri gücümüzü dünyaya duyuracak bir platform olacaktır.”

★★★

Açıklamayı, özellikle “Lozan bizi devletsiz bıraktı...” bölümünü okurken aklıma 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in, 1995 yılında, dönemin Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe’yi Çankaya Köşkü’nde kabulünden sonra basına yaptığı şu unutulmaz değerlendirme geldi:

“Mösyö diyor ki:

“Sizin yanlışınız, üniter devlet yapısından kaynaklanıyor. Kendisini Kürt sayan insanlara azınlık hakkı verin. Üniter devlet olayından vazgeçin!..”

Ve Demirel devam ediyor:

Avrupa, Türkiye’nin yapamayacağı şeyleri istiyor. Üniter devlet yapısından vazgeçmemizi öneriyorlar. Sonra
mesele federasyona gelecek... Daha sonra da parçalanmaya...

PKK’nın bizden istediği ne Kürtçe televizyon, ne okul, ne de dildir.

Onun istediği bir tek şey vardır; bayrak!”

Cumhurbaşkanı, PKK ile Batı’nın aynı amaçta birleştiğini söylüyor.

Bu isteklerin ülkemiz için beka tehdidi olduğunu belirtiyor.

★★★

Öteden beri biliyoruz ki emperyalizm, İsrail’in güvenliğini sağlamak amacıyla Suriye, Kuzey Irak, İran ve son kertede Türkiye’den parçalar kopartarak Büyük Kürdistan’ı kurmak istiyor.

PKK’nın fesih bildirisi ile Lozan’da kurulan Kürt Enstitüsü’nün açıklamaları dikkatlice okuduğunda, PKK’nın devlet kurma hayali peşinde ilerlediği açıkça görülüyor.

Lozan Antlaşması da bu amaçla hedef tahtasına oturtuluyor.

Demirel’in dediği gibi önce federatif bir yapı isteyecekler, sonra da bayrak!

O nedenle Lozan Antlaşması’nın kırmızı çizgi olma özelliğini koruması, üniter devlet yapımızın bekası için yaşamsal önem taşıyor.