Fırat’ın ölümü!..

“Size çok yakında başımdan geçen, veterinerlik fakültelerinin hayvan hastaneleriyle ilgili üzücü ve ders alınması gereken bir olayı aktarmak istiyorum:

Temmuz başında eşimle çıktığımız karavan seyahatinde yolumuz, Kastamonu ilinin Daday ilçesindeki bir kampa düştü.

11 Temmuz sabahı saat 09:00 civarında, birlikte seyahat ettiğimiz Fırat isimli, kimseye zarar vermeyen küçük köpeğimizi dolaşması için bıraktık. Yaklaşık bir saat geçmişti ki, bir köpek inlemesi işiterek telaşla Fırat’ı aramaya çıktık. Çünkü kampingde bizimkinden başka köpek yoktu. Arama sonucu kendisini hareketsiz yatarken bulup, karavana aldık.

★★★

Fırat 13 yıldır bizimle yaşayan, 13 yıldır karavanla seyahat etmeye alışık, uslu ve akıllı bir köpekti. Onu çok halsiz ve acı çeker halde görünce; en yakın sağlık kuruluşu olan Kastamonu Veteriner Fakültesi’nin Hayvan Hastanesi’ne götürdüm. Hastaneye ulaştığımda saat 12.15 idi. Kapısı açık olduğu halde, ortalıkta herhangi bir görevli görünmüyordu. Bekleme salonunda acil hasta getiren bir çiftle karşılaştım. Kendileri ile henüz kimsenin ilgilenmediğini, görevlilerin yemekten sonra geleceklerini ve içeride sadece bir kişinin olduğunu söylediler. O kişiyi bulduğumda, araştırma görevlisi olduğunu ve bir iş için tesadüfen poliklinikte bulunduğunu söyledi.

★★★

Israrla köpeğimin acil bir durumu olduğunu söylemem üzerine Fırat’ı muayene etti. Röntgen çekilmesi ve ultrason tetkiki yapılması gerektiğini, ilgili personelin bu müdahaleyi yapabileceğini söyledi. Yemekten sonra ilgili personel geldi ve tetkikler yapıldı. Köpeğimizde iç kanama olduğu, karın boşluğunda su biriktiği, bunların nedeninin rapor sonucu ortaya çıkacağı, ancak hastanelerinde tomografi cihazı olmadığı için o cihazın bulunduğu bir kuruluşa gitmemiz gerektiği söylendi. Ayrıca ilaç verip iç kanamayı durduklarını belirterek, en kısa sürede tomografisi olan bir hastaneye gitmemizi önerdiler.

★★★

Hastaneye gerekli ödemeleri yaptıktan sonra kamp yerine dönüp, eşimi de alarak, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’ne gitmek üzere yola koyulduk. Bu arada internette yaptığım aramayla Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi Acil Servisi’nin 7/24 saat açık olduğu bilgisini edindim. Böylece içim biraz olsun rahatladı.

Yol uzun olduğu için söz konusu hastaneye ancak gece saat 23.00’da ulaşabildim. Ancak kapıdaki görevliler, acil bölümünün o saatte kapalı olduğunu, sabah saat 07.00’da açılacağını söyleyip bizi geri çevirdiler!..

Bu sırada köpeğimiz nefes alamaz hale geldi ve hayatını kaybetti.

13 yıllık can dostumuzu, evimizin neşesini kaybetmenin bizi nasıl derin acılara boğduğunu ve ne hale geldiğimizi düşünebiliyor musunuz?..

★★★

Giriş kapısını zafer takı haline getirmek için kim bilir kaç milyon lira harcayan, buna karşılık hastanesinin acil servisi olmayan Kastamonu Üniversitesi’nin Veterinerlik Fakültesi’nde gereken cihazların bulunmamasına ne demeli?..

İnternette 7/24 görevde olduklarını duyuran Ankara Üniversitesi, Veteriner Fakültesi Acil Servisi’nin akşamları 19.00-07.00 arasında kapalı olması nedeniyle oraya getirilen hayvanların kapıda can vermelerine ne demeli?..

Saygılarımla,

Sadık okurunuz Abidin Yücedağ”

★★★

Değerli okuruma baş sağlığı diliyor ve şunları söylemekle yetiniyorum.

Deveye “Boynun neden eğri” diye sormuşlar. Deve de “Nerem doğru ki?” cevabını vermiş!..