Gençler çok dertliler!..

Önceki akşam, değerli meslektaşım Tuncay Mollaveisoğlu'nun TELE1 TV'de ilgiyle izlenen programı Anında Manşet'in konukları arasındaydım.

İzmir Konak'taki Atatürk Meydanı'ndan canlı yayınlanan programın diğer konukları, sosyal medyada “İnternetçi Abi” olarak tanınan Dr. Taylan Yıldız, milyonlarca takipçiye
sahip fenomenlerden (@pqueen) Pelin Baynazoğlu, (@LEVOBALIM) Levent Balım,(@OmerSerdarOzkan) Facebook'taki BGY'den Ömer Serdar Özkan ve (@kenansırmeli1) Kenan Sürmeli'ydi.

★★★

Daha çok gençlerin sorunlarını, özlemlerini, hayal kırıklıklarını ve ülkeyi yönetenlere bakış açılarını dinlediğimiz yayında, bu iktidardan hiçbir beklentilerinin kalmadığını gördük

★★★

Karamsarlıklarının nedenlerini şöyle sıraladılar:

1-Eğitimde kalite çok düştü.

2-Üniversitelerin ezici çoğunluğu sadece diploma vermek için, adeta “öğrenci deposu” olarak faaliyet gösteriyor.

3-İyi bir üniversiteyi bitirmek bile, iş bulma garantisi anlamına gelmiyor.

4-İş başvurularında liyakat yerine iktidara sadakat ve torpil geçerli oluyor. Fırsat eşitliği neredeyse sıfırlanmış durumda. Arkan yoksa, iş de yok!..

5- Ekonomideki bozulma ve gelir dağılımı adaletsizliğine ilave olarak düşünce özgürlüğüne yönelik baskılar onları bunaltıyor.

6-Gençler, dayatmacı, empatiden yoksun iktidar anlayışının mevcut sorunlara çözüm getirmeyeceği gibi, daha da ağırlaştırmasından endişe ediyorlar.

7-Kimden gelirse gelsin, ötekileştirme ve kutuplaştırmaya kesin olarak karşılar…

★★★

Bir bölümünü yukarıda sıraladığım olumsuzluklar nedeniyle büyük çoğunluğu yurt dışına gitmek istiyor.

Bu konuda örnekler verirken, mühendis diplomasına sahip bir gencin yurt dışında hamburgercide garsonluk yapmaya bile razı olduğunu söylüyorlar.

Yani bıçak kemiğe dayanmış durumda… 

Ne pahasına olursa olsun yurt dışına gitme arayışındalar…

★★★

17 yaşındaki Kenan Sürmeli, yaşının çok ötesindeki olgunluğu ve ülkenin sorunlarına yönelik engin birikimiyle hem bizi, hem de seyircilerimizi çok etkiledi.

Onu dinlerken böylesine değerli bir gence sahip olduğumuz için sevindim, ama aynı zamanda da üzüldüm.

Çünkü yaşadığı veya tanık olduğu devasa toplumsal sorunlar onu çocuk denilecek yaşta olgunlaştırmış ve körpecik omuzlarına taşıyabileceğinin ötesinde, ağır yükler bindirmişti.

O da bunun farkındaydı ve farkındalığın derin üzüntüsünü yaşıyordu.

★★★

Kanaatim o ki, ihmal edilmiş, seslerine kulak tıkanmış, hatta baskılarla yetinilmeyip yok sayılmış gençlerden bu iktidara oy çıkmaz!…